CHP’li Özgür Özel, bilgisizlikten mi yoksa henüz oturduğu koltuğun sorumluluğunu hazmedememesinden midir bilinmez; önce yargı sonra da Uludere konusunda arkasını getiremediği içi boş iftiraya dayalı provokatif açıklamaları ile dikkat çekmeye çalıştı.
Kılıçdaroğlu da provokatif sözler ederdi ama Özgür Özel, “Boynuz kulağı geçer” hesabı dikkat çekmek amacıyla daha sert ve daha keskin açıklamalar yapıyor. ‘Yeni’ CHP Genel başkanı olarak “hızlı bir girişle” dikkat çekme çabasını en son cumartesi günü Şişli’de, Agos gazetesi önünde sergiledi.
GAZETECİ KATİLİNİ ZİYARET
CHP’li komisyon üyeleri olarak Veli Ağbaba ile Hrant Dink’in katili Ogün Samast’ı 13 Haziran 2012’de Kandıra Cezaevi’nde ziyaret eden Özgür Özel, cuma günü bu kez Samast’ın tahliye edilmesi sonrası, cumartesi günü Agos gazetesi önünde yapılan eyleme katıldı.
Dengeleri yok;hem “insan hakları bahanesiyle” cezaevinde hiç de zorunda olmadıkları halde gazeteci katilini ziyaret ediyorlar hem de katilin öldürdüğü gazeteci için toplantıya katılıp sessizce slogan atıyorlar.
Ancak, gazeteci Hrant Dink cinayeti konusundaki söylemleri, suikastı karartma noktasına doğru ilerliyor.Bunun siyasete girişi ve devam eden süreçte kurduğu ilişkilerin sonucu olup olmadığını anlamak uzun sürmeyecektir.
FETÖ’YÜ GÖRMEZDEN GELİYOR
Gazeteci Hrant Dink’i 19 Ocak 2007 günü öldüren ve 22 yıl 10 ay hapis cezası verilen katil Ogün Samast, suç işlediği tarihte 18 yaşından küçük olması ve şartlı tahliye hükümlerinin uygulanması ile 15 Kasım 2023 günü tahliye edildi. Ancak Özgür Özel’in yapılan yargılamalar ve sonuçlarına değinmeden cinayet konusunda cuma ve cumartesi günleri yaptığı iki açıklamada, suikastın arkasındaki FETÖ parmağını gizlemeye çalışması artık dikkat çekiyor.
İYİ HAL RAPORU YOK
Cuma günü Ogün Samast’ın “iyi halden” serbest bırakıldığı gibi gerçek olmayan bir cümle kurdu. Cumartesi günü Şişli’de “Geçtiğimiz hafta da birileri bir güvercin katilini serbest bıraktı. Güvercini vurduranlar zaten yargılanmadı” diyerek ikinci yalanını söyledi.
Hadi başvurusuna rağmen “iyi hal raporu” düzenlemeyerek tahliyesinin geciktirildiğini bilmeyebilir. Peki, Dink ailesinin avukatı Bahri Belen’in, “Şu anda Ogün Samast’ın çıkmasında çok şaşılacak bir şey olmadığı kanısındayım. Aileden haberim var. Ogün’ün yaşı küçük olduğu için daha evvel çıkma durumunun olduğunu onlar da biliyor” açıklamasını da duymadı mı?
ÖZEL NEDEN SAVCILIĞA GİTMİYOR
Elbette böyle bir katilin hapisten çıkması kimsenin içine sinmiyor, peki Özgür Özel’in, Hrant Dink’i vurduranların yargılanmadığı iddiası için ne demeli? Özgür Özel, Dink’i vurduranların yargılanmadığını ve bunların kimler olduğunu biliyorsa neden savcılığa başvurmuyor?
İşin en tuhaf yanı şu ana kadar gerek Ogün Samast ve onu azmettiren polis istihbarat elemanı Erhan Tuncel ve Yasin Hayal’in yargılandığı davalarda, gerekse olaya karışan gazeteci, istihbaratçı polis, müfettiş, jandarma gibi kamu görevlilerinin yargılandığı davalarda cinayetin FETÖ’nün amaçları doğrultusunda; Ergenekon ve Balyoz kumpas operasyonlarını başlatmak için göz yumulduğu, yol verildiği, yardımcı ve destek olunduğu karar bağlandı.
Kamu görevlilerinin yargılandığı İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 26 Mart 2021 tarihli kararı Yargıtay 5.Ceza Dairesi tarafından da 21 Haziran 2023 günü onadı. Yine cinayete azmettiren Erhan Tuncel, Yasin Hayal ile tetikçi Ogün Samast hakkında 17 Temmuz 2019 günü karar verildi. Cinayetin FETÖ’nün amaçları doğrultusunda işlendiği, arkasında da devlet içinde FETÖ yapılanması olduğu bir kez daha vurgulandı. Jandarma görevlileri ile ilgili verilen kararlarda da cinayetin arkasında FETÖ’nün olduğu karar bağlandı.
Dahası, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından 20 Mart 2023 günü hazırlanan iddianameyle; Ergenekon ve Balyoz gibi tüm kumpaslarının arkasındaki en önemli isimler olan FETÖ’cü istihbaratçılar Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek ile cinayeti azmettirenlerin yargılandığı yeni bir dava açıldı. İddianame şu satırlarla başlıyor: “Hrant Dink’in, azmettiriciler Yasin Hayal ve grubunca tasarlanıp tetikçi Ogün Samast tarafından 19.01.2007 tarihinde gerçekleştirilen eylemle öldürülmesi olayında maktul Hrant Dink’in öldürüleceğinden ve suç faillerinden şüphelilerin önceden haberdar oldukları, görev, yetki ve konumları gereği cinayeti önleme yükümlülüğü bulunan şüpheliler Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer ve Faruk Sarı’nın görevleri gereği (kanundan kaynaklanan yükümlülük) cinayeti işleyecek örgüte operasyon yapmayarak ve maktül Hrant Dink’e şahsi, fiziki ve mekansal koruma sağlamayarak FETÖ/PDY silahlı terör örgütü adına ve yıkıcı emelleri doğrultusunda hareket ettikleri...”
TETİKÇİYE YENİ DAVA
Bu dava kapsamında, tetkikçi Ogün Samast, cinayet tarihinde yaşı 18’den küçük olduğu için dosyası ayrıldı ve çocuk mahkemesine yollandı. İddianame eksikliklerden dolayı iade edildi ancak İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, 17 Kasım 2023 günü yeni iddianame hazırlayarak mahkemeye yolladı. İddianamede şu tespit yapıldı:“FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün Hrant Dink cinayeti sonrasında öncelikli olarak İstanbul İstihbarat Müdürlüğü’nü ele geçirdiği, sonrasında şubesinin imkânları ile Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Askeri Casusluk, Cizre/Temizöz, Devrimci Karargâh, Tahşiye, Selam Tevhid, 17/25 Aralık operasyon ve devamında, 15 Temmuz hain darbe girişimine giden süreci başlattığı, bu nedenle her ne kadar Suça Sürüklenen Çocuk hakkında FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üyesi olduğuna ilişkin somut bir delil elde edilememiş ise de Suça Sürüklenen Çocuk hakkında ele geçirilen bir kısım delillerin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün yönetici ve üyeleri ile belli bir irtibatının olduğunu, bu irtibatla Hrant Dink cinayetini işlerken ve sonrasında örgütün çıkar ve amaçları doğrultusunda hareket ettiğini ortaya koyduğu, vermiş olduğu ifadelerde varılan bu sonucu doğruladığı anlaşılmıştır.”
Yani önde tetikçi ve azmettirenler, arkasında Ergenekon kumpasını başlatmak için FETÖ örgütünün Dink cinayetindeki sorumluluğu her yönüyle ortaya çıkmış durumda. Özgür Özel ve adamları parti gücünü arkasına alarak, eğer Dink cinayetinde ortaya çıkan gerçekleri çarpıtmaya ve cinayetin arkasındaki FETÖ’yi aklama niyetindeler ise vazgeçsinler derim. Çünkü gerçek yok edilemeyecek kadar güçlü.
Comments